Skip to main content

WhatsApp Chat Button

Halikarnassos ve Mausollos'un Portreleri

Anadolu'nun güneybatı kıyısındaki Karya'da yer alan Halikarnassos (günümüz Bodrum), antik dünyanın en ünlü anıtlarından birine ev sahipliği yapmasıyla tanınır: Kral Mausollos'un anıt mezarı,

yani Mausoleum. Antik dünyanın yedi harikasından biri olarak kabul edilen bu yapı, sadece mimari bir başyapıt değil, aynı zamanda onu inşa ettiren Hekatomnos Hanedanlığı'nın gücünün, zenginliğinin ve sanatsal vizyonunun da bir sembolüydü. Bu vizyon, hanedanlığın en güçlü hükümdarı olan Satrap Maussollos'un (MÖ 377-353) yönetimi altında basılan sikkelerde de kendini gösterir. Halikarnassos darphanesinden çıkan bu paralar, özellikle de Maussollos'un portresini taşıyan tetradrahmiler, nümizmatik tarihinde bir dönüm noktası olarak kabul edilir ve bir hükümdarın kendi imajını siyasi bir araç olarak nasıl kullandığının ilk ve en etkileyici örneklerinden birini sunar.  

Halikarnassos'un erken dönem nümizmatik tarihi, MÖ 5. yüzyıla kadar uzanır ve bu ilk sikkeler, şehrin Pers İmparatorluğu içindeki konumunu yansıtır. Gümüş hekte gibi küçük birimler, genellikle şehrin adının ilk harflerini (AΛI) ve bir geyik gibi yerel sembolleri taşırdı. Ancak şehrin kaderi, MÖ 4. yüzyılın başlarında Karya satraplığının yerel bir hanedan olan Hekatomnosların eline geçmesiyle değişti. Hanedanlığın kurucusu Hekatomnos, başkent olarak Mylasa'yı kullanırken, oğlu Maussollos, MÖ 370 civarında başkenti stratejik bir liman kenti olan Halikarnassos'a taşıdı. Bu hamle, şehri hanedanlığın siyasi, ekonomik ve sanatsal merkezi haline getirdi.  

Maussollos, Pers kralına bağlı bir satrap olmasına rağmen, fiilen bağımsız bir kral gibi hareket ediyordu. Bu gücünü ve bireyselliğini göstermek için bastırdığı sikkeler, geleneksel nümizmatik kurallarını yıkan devrimci bir nitelik taşıyordu. O güne kadar Yunan sikkelerinin ön yüzünde neredeyse her zaman bir tanrı veya tanrıça portresi yer alırdı. Yaşayan bir ölümlünün, bir hükümdarın portresinin sikke üzerine konulması, bir saygısızlık ve kibir göstergesi olarak kabul edilirdi. Ancak Maussollos, bu geleneği yıkarak, bastırdığı gümüş tetradrahmilerin ön yüzüne kendi gerçekçi portresini yerleştirdi. Bu, nümizmatik tarihindeki ilk gerçekçi hükümdar portrelerinden biri olarak kabul edilir. Sakallı, saçları alnına dökülen ve ciddi bir ifadeye sahip bu portre, idealize edilmiş bir tanrı figüründen çok, güçlü ve kararlı bir devlet adamının yüzünü yansıtıyordu. Bu, Maussollos'un kendi kişisel otoritesini ve hanedanlığının meşruiyetini doğrudan halka ilan etme biçimiydi. Bu yenilikçi adım, daha sonra Büyük İskender'in halefleri ve Roma imparatorları tarafından benimsenecek olan hükümdar portreciliği geleneğinin de temelini attı.

Bu devrimci sikkelerin arka yüzü ise daha geleneksel ancak yine de güçlü bir sembolizm taşıyordu. Arka yüzde, ayakta duran ve çift başlı baltası (labrys) ile mızrağını tutan Zeus Labraundos tasvir edilirdi. Zeus Labraundos, Karyalıların en önemli yerel tanrısıydı ve bu figürün sikkeye konulması, Maussollos'un Helenleşmiş bir yönetici olmasına rağmen, halkının kadim geleneklerine ve dini inançlarına bağlı kaldığını gösteren bir mesajdı. Bu, bir yanda kişisel ve modern bir otorite iddiasını (portre), diğer yanda ise geleneksel ve yerel bir meşruiyeti (Zeus Labraundos) bir araya getiren ustaca bir dengeydi.  

Maussollos'un ölümünden sonra, hanedanlığın diğer üyeleri – karısı ve kız kardeşi Artemisia, erkek kardeşleri Hidrieus ve Pixodaros – da Halikarnassos'ta sikke basmaya devam ettiler. Onların sikkeleri de genellikle Maussollos'un başlattığı ikonografik geleneği sürdürdü.

Büyük İskender'in MÖ 334'te Karya'yı fethetmesi, Hekatomnos hanedanlığının sonunu getirdi ve Halikarnassos'un bir darphane merkezi olarak önemi azaldı. Ancak Maussollos'un mirası, hem inşa ettirdiği görkemli Mausoleum'da hem de bastırdığı o cüretkar sikkelerde yaşamaya devam etti. Onun portresini taşıyan her bir gümüş tetradrahmi, sadece bir antik para değil, aynı zamanda kişisel propagandanın ve hanedanlık markalaşmasının gücünü ilk anlayan vizyoner bir hükümdarın metalden yapılmış bir manifestosudur.

Kaynak:
https://asiaminorcoins.com/karia.html
https://whc.unesco.org/en/list/484/